Nerede yaşarsanız yaşayın, mutlaka sizin algınızı, merakınızı değiştirecek, farklı tarzlar, hobiler ya da mekanlar olmasını dilersiniz. Yaşadığınız şehrin genel algısı, yaşama biçimi üretkenlikle örtüşüyorsa, sürekli bir hareketliliğin sizi de alıp götürdüğünü, şaşırttığını ve mutlu ettiğini gözlemlersiniz. Bunun tam tersi durumda da eğer şehrin yüzü sakinse, ne olursa onu kabul eden bir algısı, tarzı varsa onu yansıtacak ve yeniliklerle çok karşılaşamayacaksınızdır. Nereden nereye geleceğim, değil mi? Benim gibi hem sevdiği mekanların müdavimi olan hem de farklı yerler keşfederek yenilerini eklemeye çalışan kişilerseniz o zaman İzmir’de bir tutam farklılık, güzellik her zaman ararsınız. Tabi ki konu İzmir olunca hangi köşesine bakarsanız bakın, birden fazla güzellik görebilirsiniz. Sizi gülümsetecek, mutlu edecek bir şey çıkar mutlaka. Arabanız varsa, atlarsınız köşe bucak dolaşır, güler yüzlü, samimi insanların sohbetleriyle, bir anda kendinizi İzmir’in yerlisi gibi hissedersiniz. O arada da yeni tadlar, yeni mekanlar keşfedersiniz. Ama arabanız yoksa, toplu ulaşım araçlarıyla bir yere kadar zaman ayırıp yeni yerler keşfedebilirsiniz. Bunca yıldır yaşıyorum, ancak bir bahaneyle gidip gördüğümüz, tanıdıkların önerisi ya da internetten gelen yorumlar ile yeni yerler keşfettiğimizi gördüm. Ben de yaşadığım bu sıkıntıyı fırsata dönüştürüp gittiğim, beğendiğim, ilgimi çeken ya da çekmeyen yönleriyle mekanları zaman zaman sizlerle paylaşmaya karar verdim.
Kendi Tarzıyla Alsancak’ta Kendini Gösteriyor
Bu mekanlardan bir tanesi de Alsancak da iskelenin karşısındaki bir ya da ikinci sokakta yer alan Less Ordinary Coffee+Cocktails. Ben de aynı şekilde sosyal medya aracılığıyla keşfettiğim, fotoğrafları ve instagram hikâyeleriyle mutlaka gidilmeli diye düşündüm ve soluğu burada aldım. İzmir’de yaşayanlar bilir, özellikle Alsancak tarafında yer alan kafe ve mekanların çoğu cumbalı evlerde konumlanıyor. Ama bugüne kadar restore edilmiş, adam gibi bakılmış, yenilenmiş bir mekana rastlamamıştım. Dar bir girişiyle sizi karşılayan mekan, kafanızı kaldırdığınızda her yeri restore edilmiş, canlı, renkli, hareketli bir ambiyansla size merhaba diyor. En azından girişte ilk izleniminiz bu yönde oluyor. Karşınızda yer alan asıl konusu olan kokteyl barı varken bir anda sağınızda çalışma alanlarını görünce aslında bu mekânın sadece belirli bir konsepti olmadığını anlıyorsunuz. Rahatça sohbet edebileceğiniz, çalışabileceğiniz ve hatta canlı performanslar izleyebileceğiniz bir mekan olarak görünce nereye geldim diyebilirsiziniz. İlk giriş katında çalışma alanı, kokteyl barı, ve avludaki masalarıyla sizi karşılarken, üst kata çıktığınızda duvarların ve açık alanların detaylı düşünülerek ve belirli bir zevke hitap ettiği mesajı verilerek dekore edildiğini anlıyorsunuz. Dar bir mekan oluşunu bir kenara bırakırsanız, arkadaşlarınızla ya da tek başınıza güzel bir değişiklik yapmak istediğinizde ya da Çarşamba ve Cuma- Cumartesi günleri sizleri bekleyen dj ve caz performanslarını keyifle dinlemek istediğinizde denemek isteyebilirsiniz. Zaten rezervasyon yaparak performanslara gidebileceğiniz için hınca hınç dolu olup sıkışık olabileceğiniz bir ortam olmayacağı için keyifle dinleyebileceğiniz bir akşam geçirebilirsiniz.
Dj ve Caz Performansları İlginizi Çekebilir
Bulunduğum süre boyunca –ki yaz sezonu bitiminin hemen akabinde gitmemin sonucu da olabilir –Hafta sonu gündüz gittiğim ve yaklaşık 5-6 saat vakit geçirdiğim halde çok hareketli olmadığını gördüm. Ama sanırım performans zamanları zaten yeteri kadar hareketli oluyordur, bilemiyorum. Sonra bir tatlı yemek istediğimde de, cheesecake dikkatimi çekmişken beni beyaz çikolata çorbasına yönlendirdiler. Ki ben yoğun kıvamlı tatlıları sevdiğim için ve daha öncede denediğim için çok sıcak bakmadım ama içeriğinde yer alan farklı dokunuşları olduklarını söylediklerinde denemeye karar verdim. Evet, önceki yediğim beyaz çikolata çorbasından daha iyiydi ama benim damak tadıma yine yeniden yeterli gelmedi. Servisin biraz yavaş olduğunu düşünüyorum. Ki çok müşteri yoktu. Hani yoğunluktan olsa biraz daha tolerans gösterilebilir. Ama benim beklentim servis, ne yediysem, içtiysem onların tadı ve mekanın verdiği mesajlar. Yemeklerini denemedim ama çok iyi oldukları söyleniyor, olabilir de. Şunu da kabul ediyorum, İzmir’de hele ki Alsancak’ta kısır döngüye dönen kopya kafe ve mekanlardan sonra gönül rahatlığıyla gidilebilir. Ben bir mekanda çok müşteri olsun ya da olmasın, yaşayan bir mekan isterim. O kadar güzel renkleriyle, dekoruyla bile, gittiğim zaman aralığından olsa gerek sanki yeni uykusundan uyanan, güne yeni hazırlanmaya başlayan bir mekan havası aldım. Şu ana kadar kendime beğendirmek için çok mu uğraştım acaba? Tamam tamam kabul ediyorum bir eksiklik hissettim, yani benim bir mekandan beklediğim canlılık yoktu. Bu canlılığı yine yeniden müşterinin az olmasına bağlamıyorum özellikle belirtmek istiyorum. Ya da dekorun canlılığından, hareketliliğinden de bahsetmiyorum. Belki de özellikle akşam saatlerinde ve programların olduğu zaman gidildiğinde tam olarak beklentileri karşılayabilir ama özellikle tekrar gidersem, ikinci şansı belki de Çarşamba ya da Cuma-cumartesi günü yer alan programlarına giderek değerlendirebilirim. Olur, da gidersem, mekan güncellemesi yaparım, merak etmeyin
Konu ne olursa olsun, kişi, mekan ya da ne söylerseniz söyleyin ikinci kez konuşmadan denemeden kesin kararımı vermem. Çoğu zaman haksızlık olduğunu düşünmüşümdür. Ama emin olduğum bir şey varsa o da artık sıkıldığımız, farklılık aradığımız, değişen ve gelişen hayatlarımıza renk katmasını istediğimiz kafe ve mekanlar arıyoruz. Siz de böyle düşünüyorsanız, algınızı, havanızı değiştirebileceğiniz ve belli bir fikre sahip olabileceğiniz mekanlardan bir tanesi olabileceğini rahatlıkla söyleyebilirim.
Sevgiler
Adres: Alsancak Mahallesi, 1469. Sk. No:1, 35220 Konak/İzmir
İletişim: +90 232 999 34 73
Facebook: Less Ordinary Coffee
İnstagram: Less Ordinary Coffee